YerliChat.Com

Sevgi sohbet siteleri

 Sevgi sohbet siteleri

Seviyorum diyebilmek gittiğin günün arkasından bile el sallayarak içimde seni büyütmek. Kah ağlamak,kah gülmek bataklıkta çıkmayı istememek. İsminle güne başlayıp ve bitirmek. Günlerimi gözlerinle geçirmek, görememekte olsa belki gözlerinde,ellerim ellerini tutamamakta da olsa bile . Sözlerim duyulmasa da kulaklarında seni sevmek. Bunlar Kimine göre saçma kimine göreyse anlamsız

Yaşattıklarım yaşananlardan farksız değil. Ama anlamını sadece benim bildiğim bir hayatsın bu dünyada. Şimdi ne yapıyorsun hiç bilmiyorum geliyor muyum aklına.

Bir sevgilim vardı diyip hatırlıyor musun ki dünyanda. İsmimi diline alıp ta söyleyebiliyor musun beyaz sayfalarda. Sonuç olarak ne kadar kaldım ki hayatında.. Bırakıp gitmedin sen beni aslında. Sadece hayatın bir oyunu bu

Ölüm bile sadıkken aşkıma. Sen gitmedin bendesin kalbimin en başında Gün gelirde gelirsen benim içimdeki bu dünyaya. Hiç pişman değilim merak etme bekleyeceğim yıllarca. Dilim susmaz aşkımız adına. Hiç merak etme ölüm bile sadık aşkıma.. Korkmuyorum, sadece bekliyorum belki bir gün dönersin diye. Herşeye rağmen dönmeyeceksen de canın sağolsun. Diye başlamıştım şiirlerime. Bekledim yıllarca belki bir gün dönersin diye. Artık beklemiyorum, dönmeyeceksin, dönme de zaten istemiyorum.  Her zaman gittiğimiz çay bahçesi vardı hatırladın mı, Fındıklı’da. Hani önünde göz alabildiğine deniz ve kız kulesi. Beraber gittiğimizde uzun sessizliklerimizde birbirimize anlatabildiğimiz o kadar duygu ve düşünceler. Hepsi gitti değil mi? Belki de orada ben sana sessiz çığlıklar atarken sen de o sessiz çığlıklarını başkasına atıyordun. Belki bedenin benimle o çay bahçesinde dururken ruhun, düşüncelerin başka birinin yanındaydı. Ne gerek vardı be güzelim. Kendine, bana, ona neden bu kadar işkence çektirdin ki. Hayatımda başkası var, gönlüm başkasına ait desen sana zincir mi vuracaktım? Gönlün bana ait olmadıktan sonra bedeninin ne kıymeti var? Boş bedenler dışarıda gırla. Bir evimiz vardı, belki henüz eşyaların hepsini tamamlayamadık. Ama hayallerimiz sığıyordu o eve. Eşyaları ilk almaya gittiğimiz gün geldi yine aklıma. Ne de heyecanla oradan oraya koşturuyor beyaz eşyaları eşleştiriyordun. Önce dolap, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi ve fırını halletmiştin. Benim hiç peşinden dolaşmama bile gerek yoktu. Çünkü benden fikir alsan bile yine kendi istediğini seçecektin. Biliyorum senin huyun böyle ama hiç şikayet etmedim. Zaten ben anlamam o işlerden, en iyisini sen bilirsin sana bıraktım. Bir de iyi pazarlıkçısın. Ben mağaza sahibinin yaptığı iki kuruşluk indirime fittim. Sen ise avına saldıran bir aslan misali bir ton indirim yaptırmıştın. Ne yalan söyleyeyim bu huyun da hoşuma gitmişti. Sonra sırasıyla mobilyalar, yatak odası, bulaşıklar ve her evin ihtiyacı ıvır zıvırlar. Üç gün içinde geleceklerini bildiğin halde yerinde duramıyor sürekli arıyordun firmaları. Ben iş yerimdeyken gelmiş bütün eşyalar, garibim tek başına uğraşmışsın hepsini yerleştirene kadar. Ben işten geldiğimde mükemmel bir ev ama yorgun argın bir eş görmüştüm. Neyse artık o günler bitti. Sen bana, emeklerine, hayallerimize ve kendine ihanet edip gittin. Artık kiminlesin, neredesin bilmiyorum. Bilmek istediğimi de sanmıyorum. Senden kalan bütün resimler yandı, sana dair bütün hayaller yok oldu eridi gitti. Ben mi? Ben şimdi her zamanki çay bahçesindeyim. Yine denizi, kızkulesini ve ıssız gemileri izleyip çayımı yudumluyorum. Umarım bir daha buraya gelmezsin. Umarım bir daha bu gözler görmez seni…

Güzel bir sitede sohbet odaları vede siteleri arıyan bütün arkadaşların ortak kullanım alanı www.yerlichat.com sitesi olmaya devam edecetir.

 

Exit mobile version